ABDEST VE CAMİ DUÂLARI

CUMA GÜNÜNDE OKUNACAK DUA

Mahmud Sami Ramazanoğlu -hazretlerinin- “Dualar ve Zikirler” adlı kitabında ki “Cuma Gününde Duâ” bölümü…

Ebû Hüreyreradıyallahu anh-’dan rivayet olunduğuna göre Rasûl-i Ekrem –sallallahu aleyhi ve sellem– Efendimiz Hazretleri buyurmuşlardır ki:

“Cum’a gününde bir saat vardır. Allah’ın kullarından bir müslim namazda iken Allah Teâlâ’dan niyaz ile bir şey isteyip duâsı o saate tesadüf ederse Allah teâlâ Hazretleri o kimsenin dileğini verir.” Böyle buyurduktan sonra mübarek küçük parmağının ucuna işaret buyurdu. (bk. Nevevî, el-Ezkâr, 80; Buhârî, Deavât, 61)

Cum’a gününün içindeki saat, küçük parmağına nisbetle parmağın ulak ucu ne kadar ise, güne nisbetle o kadar az bir müddettir ki o saat içinde her halde duâ müstecâb olur demektir.

Nebiyy-i Ekrem –sallallahu aleyhi ve sellem– Hazretleri:

“Cum’a günü, ibâdet ve ezkâr ile müminlerin kalbi mesrur olacak bir bayram günüdür” buyurmuşlardır. (Suyûtî, el-Câmiu’s-Sağir, no: 2519)

“Size bir sûre haber vereyim mi ki, azamet semâ ile arz arasını doldurmuş, onu yetmişbin melek teşyî’ etmiştir? O sûre Kehf süresidir. Kim cum’a günü bu sûreyi okursa Allah onu ötek cum’aya kadar bu sûre ile mağfiret eder, sonun da üç gün de ziyâdesi vardır.

 Ve semâya ulaşan bir nur verilir ve Deccal’in fitnesinden muhafaza edilir. Yatacağı vakit bu sûrenin sonundan beş âyet okuyan hıfz olunur ve gecenin istediği vaktinde kaldırılır.” (Suyûtî, el-Câmiu’s-Sağir, no: 2862)

“Ey Rabbim! Perşembe günü ümmetimin erkenden yaptığı işleri bereketli kıl.” (Tirmizî, Ticâret, 41)

Hadîsin şerhinde deniliyor ki, bu günün evvelinde bir ihtiyacını tedarik etmek, nikâh akdetmek ve bunun gibi mühim işler sünnettir.

“Cum’a gününde; Yani perşembeyi cumaya bağlayan gece iki rek’at namaz kılıp Fâtiha’dan sonra onbeş defa Zilzâl Sûresini okuyan kimseyi Allah Teâlâ kabir azâbından ve kıyamet korkularından emin kılar.” (Ali el-Müttakî, no: 21356)

“Şu duâ ile cum’a günü herhangi bir saatte duâ edilirse sahibine muhakkak icabet olunur.”

“Sen’den başka hiçbir ilâh yoktur. Ey Hannân, ey Mennân, ey gökleri ve yeri en güzel şekilde yaratan, ey Celâl ve ikrâm sâhibi!” (Suyûtî, el-Câmiu’s-sağîr, no: 7450)

“Cum’a gününde bir saat vardır, mü’min bir kul namazda duâ ederken Allah’dan bir şey ister ve o saate denk gelirse, Allah muhakkak ona icabet eder.” Ashab-ı kiram:

“Bu saat hangi saattir yâ Rasûlallah” dediklerinde:

“İkindi namazı ile güneş batması arasındaki vakittir.” buyurdular (Tirmizî, Cuma, 2; Ali el-Müttakî, no: 21316).

Cuma namazından sonra daha oturduğu yerden kalkmadan yüz defa:

“Allah’ı hamdiyle tesbih ederim. Azîm olan yüce Allah’ı hamd ile tesbîh ederim. Allah’tan beni affetmesini isterim.” diyen kimsenin yüzbin günâhını, ana ve babasının da yirmidörtbin günâhını Allah mağfiret eder.” (Ali el-Müttakî, no: 21321)